Bir çeviri projesinin olağan akışında, çevirmenin teslim ettiği metnin kullanılabilirliğini üste taşıma sürecinde; daha açık tabirle müşteri tesliminden önce elbette editöre ve düzeltmene de iş düşmektedir. Genel süreçte çevirmenden beklenen, çeviriyi kullanılmaz kılacak hatalar dışında kalan ufak sorunları proje yöneticisine haber vermesi, terminolojik sorunlar veya gramer problemleri olduğunda sorumlulara bilgilendirerek çeviri kontrol ekibine destek olması ve zaten ağır olan çeviri yüküne tam düzelti sürecini de eklemeyerek işini tamamlamasıdır. Düzelti genellikle, sadece bu süreçten sorumlu insanların görevi olarak görülür. Aynı şekilde, editörlerin çeviri yapmaları da onlardan beklenmeyen bir şeydir. Her iki durumda ve buna benzer durumlarda genel kanı, proje yöneticisinin paylaştırdığı iş üzerinde herkesin yalnızca üzerine düşeni yapması gerektiğidir.
Gelgelelim, projeye tahsis edilmiş zaman kaynağını gereğinden fazla kullanmadan iş yükünün çevirmen sonrasındaki safhalarda azaltabilme potansiyeli taşıyan bir uygulama mevcut olduğu söylenmekte: Spot checking. Özet bir gözden geçirme olarak nitelendirebileceğimiz bu ek süreç, editing/düzelti işlemi kadar zaman alacak; derinlemesine ve titiz bir çalışma değildir. Burada ana amaç, çevirmenin metni tamamladıktan sonra genel olarak eserine göz gezdirmesidir. Hepimiz çevirinin derinliğinde kaybolabilir, teslim süresinin nefesini ensemizde hissederken telaş edebilir, en iyi cümlelerimizi ortaya koyamayabiliriz. Ancak çeviri bitip, sakince okuma yaparken, demlenen tabirler ve yaklaşımlarla bir heykeltaş ustalığıyla metnimize son şeklimizi verebiliriz.
Ayrıca bu aşamada, yani çeviri yaparken metni özümsemiş olan çevirmenin nazarında tamamlanan ön okuma sürecinde; metne hâkim olan çevirmence metindeki sorunlar hızlıca tespit edilebilecek; kritik hatalar ve irili ufaklı taşlar ortadan kalkacaktır.
Bunun yanında editörlerin kendi çalışmaları esnasında, olduğundan daha büyük görecekleri hataların hızlı bir spot checking ile önüne geçilebileceği, editing kadar kapsamlı olmayan ve çevirmen ile editör arasında yer alan bu işlem sayesinde basit bir oranlama örneğiyle, bir zaman harcanıp beş zaman tasarruf edilebileceği belirtiliyor.
Süreç, MYK UMS-6 Çevirmen Standartları ve Yeterliliklerinde de vurgulanmış olup, faydalarından bahsedilmiştir; ayrıca projenin genel akışına oldukça fayda sağladığı için birçok çevirmen tarafından iş akışlarına eklenmiş durumdadır.
Sektörün ve süreçlerin devamlı, dinamik bir şekilde gelişip evrim geçirdiğini göz önünde bulundurursak, spot checking’in de bir standart olma ihtimalinin bulunduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.