Hayatı boyunca ülkesi için mücadele ederek bir ulusun gelişebilmesi için medeniyeti rehber kabul eden ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk yabancı dil öğrenmeye her zaman büyük bir önem verirdi. Bir kişinin gelişmesi için yalnızca kendi ülkesini değil diğer ülkeleri de tanıması gerektiğine inanır, yabancı dildeki her türlü eserin kişinin gelişimine katkıda bulunduğunu düşünürdü. Harbiye yıllarında “Bir erkanı harp subayının muhakkak dil bilmesi gerektiğini ve bunun aksini düşünmenin büyük bir hata olacağını” ifade etmesi Mustafa Kemal Atatürk’ün dil öğrenimine ne kadar özen gösterdiğinin altını çiziyor.
Atatürk iyi düzeyde İngilizce, Rusça, Fransızca ve Almanca bilirdi. Ayrıca orta düzeyde Farsça, Arapça ve Bulgarca dillerine de hâkimdi. Tüm bu dillerin arasından en iyi bildiği Fransız diliydi. Ziyaretine gelen konuklarıyla çoğunlukla Fransızca konuşur, Türkçe konuşurken ara sıra cümleleri arasında Fransızca kelimelere yer verirdi.
Atatürk yabancı dil öğrenimine ilgi duyduğu kadar çeviriye ve çeviri eserlere de ilgi duyardı. Bu yazımızda ulu önderimizin hayatında yer edinmiş çeviri eylemine dair iki kesiti sizlerle paylaşmak istedik:
Atatürk bir gün Galip Arcan’ın yazdığı Sırat Köprüsü isimli tiyatro oyununu izlemeye davet edilir. Büyük bir keyifle oyunu izlemeye başlar. Ancak oyun ilerledikçe yüzü düşer ve biraz sinirlenir. Galip Arcan’ın yanına çağrılmasını söyler. Arcan’a “Bu oyunu siz mi kaleme aldınız?” diye sorar. Arcan, “Evet, efendim.” diye karşılık verir. Bu yanıt karşısında iyice öfkelenen Atatürk, “Hayır, bu oyunu sizin yazmış olmanız imkânsız zira bu oyun Fleur d’Orange isimli vodvilin birebir çevirisi. Bunun bir çeviri oyun olduğunu neden belirtmediniz? Hakkınızda soruşturma açtırıyorum.” diyerek sanat eserine ve sanatçının haklarına verdiği öneme vurgu yapar.
Mustafa Kemal Atatürk Sofya’dayken, Askerî Ataşe olarak görev yaptığı dönemde, 18 Ekim 1914 tarihinde arkadaşı ve yaveri Salih Bozok’a bir mektup gönderir. Bu mektupta Fransız şair Léon Moreau’nun hayatı tasvir ettiği La Vie Est Bréve isimli şiirini Fransızcadan Türkçeye bizzat tercüme eder.
[FR] | [TR] |
La vie est brève | Hayat kısadır |
Un peu de rêve | Biraz hayal |
Un peu d’amour | Biraz aşk |
Et puis bonjour | Derken merhaba… |
La vie est vaine | Hayat boştur |
Un peu de peine | Biraz ıstırap |
Un peu d’espoir | Biraz umut |
Et puis bonsoir | Derken elveda… |
Atatürk yol arkadaşına yazdığı mektubunu şu sözlerle sonlandırır: “Kardeşim Salih, bu cümleleri ezberle, hayatı nasıl anladınsa ona göre bunlardan birini benimse.”
18 Ekim 1914 tarihinde Salih Bozok’a gönderilen ve Atatürk’ün güzel Türkçemize kazandırdığı bu şiir aslında her birimizin hayatına yön verebilecek bir şiir: Hayat, onu nasıl anladığımıza ve nasıl görmek istediğimize göre şekilleniyor. Atatürk’ün yapmış olduğu Türkçe çevirinin her bir kelimesinde bu duyguyu, bu mesajı hissetmek mümkün.
Atatürk edebi ve bilimsel metinlerin olduğu kadar dini metinlerin de çevirilerine çok önem verirdi. Kur’an-ı Kerim’i orijinal dilinde yani Arapçada birçok kez okumuş, sonrasında özel bir bütçe ayırarak Türkçeye tercüme edilmesini sağlamış ve halka ücretsiz olarak dağıtılmasını talep etmiştir.
Hayata gözlerini yumana kadar hayatın her alanına çeşitli katkısı bulunan ulu önderimizin çeviri eylemine de katkıda bulunması, yabancı dillere ve eserlere önem vermesi sektörümüz için ne büyük bir gurur, ne büyük bir mutluluk!
Aramızdan ayrılışının 83. yıl dönümünde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı, sevgi, minnet ve özlemle anıyoruz.
Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.
Mustafa Kemal Atatürk
KAYNAKÇA
İnternet Kaynakları:
https://www.turkishnews.com/tr/content/2016/10/29/ataturkun-cevirisi-sarki-olunca/
https://odatv4.com/kultur-sanat/ataturkun-turkceye-cevirdigi-siir-15021934-156008
https://www.turkcebilgi.com/ataturk-ve-tiyatroya-verdigi-onem-ile-ilgili-anilari
Basılı Kaynak:
Mustafa Kemal |Yılmaz Özdil – Ekim 2018, İstanbul, Kırmızı Kedi Yayınevi