Çeviri işletmeciliği veya çeviri işletmesi kavramı ülkemizde yeni bir konsept olmasa da çeviri ofisi ya da tercüme bürosu tabirleri kadar yaygın olmadığı kesin. İnternet aramalarına baktığımızda çeviri ihtiyacı olan ve tedarikçi arayışında olan kurum veya kişilerin de anahtar kelime olarak işletmeden çok diğer ikisini tercih ettikleri de üzerinde düşünülmesi gereken bir gerçek. Bu bağlamda çeviri işletmeciliği ile çeviri bürosu yönetimi arasında fark olup olmadığından bahsedebilir miyiz veya bu alanda yer almak isteyen bir girişimciye nasıl bir yol haritası çizebiliriz?
İşletme tanımı akademik skaladan bakıldığında mal veya hizmet ihtiyacı talebini (dolaylı ya da doğrudan) karşılamak amacıyla faaliyet gösteren tüm iktisadi birimleri kapsamaktadır. Bu durumda çeviri işletmesi için de çeviri ihtiyaçlarının (sözlü, yazılı vb.) tümünü karşılamak amacıyla kurulmuş ticari bir birim diyebiliriz. Peki, bu birimin aktörleri kimlerdir.
Yakın zamanda yürürlükten kalkmış olsa da uzun süre boyunca çeviri standardı olarak baz aldığımız EN 15038’e baktığımızda çeviri hizmeti verebilen en küçük ticari birim serbest çevirmen makbuzu kesen çevirmendir. Burada işini pazarlayan, satan, kabul eden, hizmeti gerçekleştiren, teslim eden, muhasebeleştiren ( ödeme, vergi, bilanço vb. tüm ticari kalemleri tamamlayan) bir mekanizma vardır. İşin kapsamı genişledikçe bütün bunları farklı departmanlarla çözen bir çeviri işletmesine ulaşırız. Burada ana hedefler yüksek kârlılık, kaliteli hizmet, hızlı ve ekonomik çözümler ve bambaşka amaçlar olabilir, bunlardan biri(birkaçı veya hepsi birden de olabilir. Bu; her işletmenin kendi önceliklerine değerlerine göre değişkenlik gösterir. Fakat işin özünde sıfatları değişse de çeviri tedarikçisi olarak müşterisinin çeviri taleplerini gerçekleştirmektedir. Bu yüzden sadece kaba tabirle küçük ve orta ölçekli işletmelere tercüme bürosu/çeviri ajansı, büyük ölçekli işletmelere çeviri işletmesi denmesi yaygın alışkanlık olsa da tüm sektörü kapsayan bir açıklama değildir. Çünkü sadece tek bir dil çiftinde ve sadece bir hizmet kaleminde çeviri yapan bir firma bile onlarca kişiyi istihdam ederek çok büyük kâr marjlarıyla çalışıyor olabilir.
UMS 6 Çevirmen Standardına baktığımızda dil endüstrisinin önde gelen argümanları arasında kitaplar, sözlükler, ansiklopediler yer alırken günümüz dünyasında bir çeviri işletmesi hiç kâğıt görmeden de sürecini eksiksiz olarak tamamlayabilir. Yine aynı standartta bilgisayar destekli çeviri araçları da yer almaktadır fakat dünyada birçok çeviri işletmesi BDÇ ile makine çevirisinin arasındaki farkı bile bilmemektedir. Tabii ki standart, tüm çeviri paydaşlarını kapsar niteliktedir. Özetle her çeviri işletmesi ölçeği, hedefleri, işleyişi, kapsamı, proje yönetimi, teknolojiye bakışı, hizmet verdiği dil çiftleri, uzmanlık alanı, metin türleri açısından özgün ve diğerlerinden bağımsızdır. Burada çeviri işletmesi açmak isteyen bir girişimci önce kendisine bir hedef belirlemeli ve o noktada konumlanmalıdır.
20 yıllık bir çeviri işletmecisi olarak çeviri işletmesi açmak isteyen bir girişimcinin yola çıkmadan önce kendisine sorması gereken soruları şu şekilde derleyebiliriz:
- Çeviri işletmenin türü nasıl olacak? (MLV, LSP, yerel işletme vb.)
- Pazarın neresi? Kimlere hizmet vermek istiyorsun? ( Kamu, özel sektör, bireysel müşteri vb.)
- Hedef ve önceliklerin nedir?
- Fiziki olarak asgari koşulları sağlayacak durumda mısın? ( Ofis, bilgisayar, sunucu, yazıcı, eşya vb.)
- Diğer gereksinimler konusunda mali raporlaman tam mı? ( Kira, faturalar, personel gideri, web sitesi, barındırma, e-posta, muhasebe vb.)
- Ticari/mali eğitimini tamamlandın mı? ( Vergi türlerine, bilançoya, ciro ve kârlılık oranlarına hâkim misin?)
- Hukuki haklar ve sorumluluklarını biliyor musun?
- Ekibin hazır mı? (Çevirmen, editör, redaktör, DTP, proje yöneticisi vb.)
- Sermayen seni vadelere, ekonomideki dalgalara veya bilinmezliklere karşı koruyacak durumda mı?
- Çeviri işini tüm yönleriyle biliyor musun?
- Daha önce bir çeviri işletmesinde çalıştın mı? ( En az 2 sene farklı departmanlarla doğrudan temas halinde çalışılması tavsiye olunur)
- Sürekli eğitim ve güncellemeye ayıracak ek bir zamanın var mı? Yoksa kendi vaktinden vermeye hazır mısın?
- İşini layıkıyla yapmayı biliyor, tutku derecesinde seviyor musun?
- Çeviri işini neden senden satın almalarını gerektiğini müşterilerine anlatabilir ve onları ikna edebilir misin?
- Hızlı, ekonomik ve kaliteli çevirinin bir mucize olduğunu biliyor musun ve bu hayalin peşinden koşmak için yeterli enerjiye sahip misin?
- Daha tamamladığın işin faturasını kesmeden, hatta uzun işlerde daha işi tamamlamadan bile çeviri ekibine ödeme yapman gerektiğini biliyor musun?
- Bir müşterin çevirinde bir sorun olduğunu söylediğinde ona belki ikinizin de bilmediği bir dildeki bir hizmetin neden hatasız olduğunu anlatabilecek ve kendini savunabilecek misin?
- Son olarak böyle bir olay olduğunda çeviri hizmetine sonuna kadar arkasında duracak kadar güveniyor musun ve bu güveni hak etmek için gereken her şeyi planladığından ve gerçekleştirdiğinden emin misin?
Mutlaka sorulması gereken kritik sorular ve tamamlanması gereken noktalar da olacaktır ama kervan yolda düzülür atasözü belki de çok zamanlardaki ticari anlayış için geçerlidir. O yüzden en azından temel kavramlara işaret eden bu soruların yanıtlarını bularak ve mali, hukuki ve ticari planınızı oluşturarak işe girerseniz; bütün bunları çoktan tamamlamışlardan oluşan bir sektörde kendinize sağlam bir yer edinebilirsiniz.
Çeviri sektörüne hoş geldiniz…