Hukuki Çevirilerde Yapay Zekânın Kullanımına Etik, Gizlilik ve Güvenilirlik Bağlamında Bakış

Cambridge Üniversitesi İngiliz ve AB Hukuku mezunu ve ayrıca Varşova Üniversitesi Dilbilim/Çeviri Çalışmaları Profesörü olan, alanımızın öncü isimlerinden Sn. Lucja Biel’in hukuki çeviride yapay zekâ kullanılmasındaki risklere atıf yaparak hukuki çeviride “yeterince iyi” kavramının “yeterli” olmadığını belirtti ve yapay zekânın insan kontrolünde kullanılmasını önerdi.

Hukuki çeviri, çok boyutlu bir uzmanlık gerektiren aynı zamanda yasal, kültürel ve etik uyumluluk temelinde ilerlemesi gereken bir dinamik. Kişilerin, kurumların ve/veya içinde yer alan tarafların haklarını ve sorumluluklarını doğrudan etkileyen; gizlilik içinde ele alınması gereken içerikler.

Sadece en ufak bir hata bile yapılmaması gerektiğinden bahsetmiyorum; ayrıca kültürel farkındalık, etik anlayış ve hukuk sistemleri arasındaki derin yapısal ve kavramsal farkları anlamak gibi insani bir kavrayış gerektiriyor. Hiçbir hukuk sistemi kopyala/yapıştır değil ve dünyadaki tüm hukuk sistemleri arasında, hem terminoloji hem de içerik bakımından ciddi farklar bulunuyor.

Hukuki çevirilerde yapay zekânın temel bir destek aracı olarak kullanılması elbette mümkündür, ancak bu teknolojiler, yalnızca tecrübeli hukuk çevirmenlerinin gözetiminde ve denetiminde kullanılmalıdır. Yapay zekânın kültürel ve yasal farkındalık katmanına sahip olmaması, etik meselelerdeki bilinç eksikliği, gizliliğin korunması zorunluluğuna uymaması, temeli sadece onaylanmış verilere değil, var olan tüm veri havuzuna dayandığı için güvenilirlik ve doğruluğunun kesin olmaması gibi sebeplerle yapay zekânın katkısı sadece bir araç olarak görülmeli; asıl sorumluluk uzman çeviri ekibinde olmalıdır.