Geçtiğimiz günlerde Filistinli bir inşaat işçisi, buldozere yaslanmış bir halde poz verdiği fotoğrafını Facebook’ta paylaşıp arkadaşlarına “Günaydın” mesajı yolladı. Fakat bir şekilde Facebook’un yapay zeka çeviri sistemi, Arapça olan bu mesajı “saldırın”, “zarar verin” gibi negatif bir ifade olarak İbraniceye çevirdi. İsrail istihbaratı da Facebook’un bu yapay zeka çeviri sisteminin kurbanı oldu ve adamı sorgulamaya aldı. İşin aslı çok geçmeden anlaşılıp inşaat işçisi serbest bırakılsa da makine çevirisinin bu derece yanlış bir çeviri sunup bir insanın hayatını karartabilecek bir şekilde çalışması akıllarda birçok soru işareti bıraktı.
Facebook yönetimi olayın ardından bir açıklama yaparak yapay zeka sisteminin sürekli geliştiğini ancak bu tarz sorunların olası olduğunu bildirdi ve iletiyi paylaşan kişi ile ailesinden özür diledi. Fakat özür dilenemeyecek veya özür ile telafi edilemeyecek durumlarda ne yapacağımız konusu henüz yanıtlanmış değil.
Ana dilinden farklı bir dilde iletişim kurmak isteyenler için makine çevirisi sıkça başvurulan bir yöntem. Öncelikle çeviri sektörü olarak bunun karşısında durduğumuz ve bunu uzman bir gözün kontrülü dışında kullananlara karşılaşmaları oldukça olası tehlikeleri hatırlattığımız da doğru. Fakat ücretsiz olması ve kısa sürede erişilmesi sebebiyle önünde duramayacağımız da bir gerçek. Kendimize sormamız gereken soru belki de şu: Kuracağımız iletişim bizim için ne kadar önemli?
Diyelim ki kendinizde mide bulantısı, baş dönmesi gibi semptomlar gözlemlediniz ve bu şikayetler ile acile gittiniz. Oradaki doktorun uzmanlığından da eminsiniz, size koyacağı teşhis ve tedavinin doğruluğundan da. Fakat Türkçe bilmiyor. Derdinizi makine çevirisi ile anlatarak size vereceği ilaçları gönül rahatlığı ile içebilir misiniz? Size ameliyat önerirse makine çevirisinin aktardığı bilgilere dayanarak o operasyona girebilir misiniz? Kendinizi es geçiyorum, bir yakınınız için bu denli “büyük bir risk” alabilir misiniz?
Buradaki anahtar kelime bence “alabileceğiniz risk”! Tabii ki kimse hayatını da, iş hayatını da, yapacağı bir sözleşmeyi de, yayınlayacağı bir makaleyi de, bir kullanım kılavuzunu da, bir belgesini de, hatta konuşacağı bir cümleyi de tehlikeye atmak istemez, çünkü çeviri sizi yansıtır. Suçu daha sonra yanlış çeviriye atsanız da bunun sorumluluğu da üzerinize kalabilir. Kaybedeceğiz prestij yerine koyulmayacak sonuçlar doğurabilir.
Özellikle de İngilizce veya diğer Avrupa dillerinden Türkçe, Arapça, Çince, Japonca, Korece gibi dünya da çok fazla lehçeye sahip bir dile çeviri yaparken bu tarz çeviri sorunlarının ortaya çıkması çok büyük bir olasılık. Çünkü diller, kültürel ve coğrafi olarak birbirinden uzaklaştıkça iki dil arasında yapılan çevirinin kalitesinin azaldığı görülmekte. Normal bir çevirmen bile bu nedenlerden kaynaklı çeviri sorunları ile karşılaşabilirken yapay zeka çeviri yaparken ona sunulan paralel metinlerden başka bir kaynaktan faydalanmadığı için hata olasılığı artmaktadır.
Ayrıca bildiğiniz gibi çeviri sadece metinden ibaret değildir. İşin içerisinde bağlam da vardır.
Bu nedenle insan beyni dijital ortama tam olarak aktarılmadığı sürece, yapay zeka ile çalışan çeviri sistemleri tam anlamıyla doğru bir çeviri ortaya koyamayacaktır.