Sanatsal ve edebi metinler; çeviri uzmanlık alanlarının en zoru olarak nitelendirilir, çünkü çeviriyi yapacak kişinin kaynak dile olduğu kadar erek dile de tam anlamıyla hâkim olması gerekliliği sadece bir başlangıçtır. Bunun yanında her iki kültürü de iyi tanıması, bağlamların dışına çıkmaması, duyulara hitap ettiğinden dolayı kaynak metine sadık kalıp hedef metine de tam “manayı” yansıtabilmesi gerekir.
Sanatsal ve edebi çeviri türleri:
Roman Çevirisi:
En uzun soluklu çeviri türü olan roman çevirisi, aynı zamanda en çok kültür birikimi gerektiren alanlardan biridir. Roman çevirisi yapabilmek için çevirisi yapılacak dilin (kaynak dil) kültürel, sosyolojik, ahlaki, siyasi ortam taraması yapılmalı; çevrilecek olan dile (hedef dil) uygunluğu ölçülüp bu şartlara göre çevirisi yapılmalıdır. Bu sebeplerden dolayı roman çevirisi yılların verdiği bir uzmanlık, her iki dile ve kültüre hâkimiyet gerektirir. Tanzimat döneminde Yusuf Kâmil Paşa tarafından yapılan Fenélon’un Telemaque eseri (Telemak) Türkçe yayınlanan ilk çeviri romandır (1862).
Öykü Çevirisi:
Roman çevirisine nazaran daha kolay sayılabilecek olan öykü çevirisi, daha basit, sade ve kısa cümleler içerir. Çevirinin zaman çekimleri ve anlatılış biçimi en önemli detaylarıdır.
Şiir Çevirisi:
En zor çeviri türü olarak nitelendirilen şiir çevirisi hem kaynak hem de hedef dile tam yetkinlik gerektiren bir alandır. Şiirdeki ritim/ahenk/ses uyumunu yakalayıp çevirmek kimi zaman imkânsız olduğu için “şiiri yeniden yazmak” olarak da nitelendirilir. Ve bu çeviri şekli “şiir çevirisi” olarak değil “çeviri şiir” olarak adlandırılır. Can Yücel’in William Shakespeare çevirileri şiirleri yeniden “söyleyen” adıyla tanımlanırken Talat Sait Halman’ın çevirileri kaynak şiirlerin ölçüsüne daha çok sadık kaldığı için “şiir çevirisi” olarak adlandırılabilir.
Türkiye’de ilk şiir çevirileri Şinasi’ye aittir.
Deneme, Kısa Yazı Çevirisi:
Düz yazı türlerinden olan deneme ve kısa yazı çevirileri özen ve dikkat gerektirir. Deneme ve kısa yazılar yazarın belli bir görüşünü yansıttığı için çeviriyi yapacak kişinin kaynak metni iyi okuyup algılayıp, yazarın düşüncelerini hedef metne doğru aktarabilecek yeterliliğe sahip olması gerekir.
Tiyatro Çevirisi:
Tiyatro çevirisi en yaygın sanat çevirisi türlerindendir. Çeviri, tiyatro terminolojisine yetkin kişiler tarafından yapılmalıdır. Tiyatro çevirisinde tercümanın tek görevi kaynak dildeki metni hedef dile çevirmek değildir. Tercümanın aynı zamanda sahne tasviri yapabilecek tiyatro kültürüne de sahip olması gerekir.
Türkiye’de İlk tiyatro çevirileri Ahmet Vefik Paşa tarafından Moliere’in eserlerinden yapılmıştır.
Senaryo Çevirisi:
Senaryo çevirisi roman ve tiyatro çevirisinde olduğu gibi tercümanın her iki(kaynak-hedef) dildeki kültür bilgisinin üst düzeyde olması gerektiği bir alandır. Senaryo çevirisi için çevirisi yapılacak dile (kaynak dil) hâkim, senaryoda geçen üslup, jargon hakkında bilgi sahibi olan ve bunları çevrilecek (hedef dil) dile birebir olarak değil dilin kültür yapısına uygun çevirebilecek kişiler tercih edilmelidir.
a. Film, Kısa Film, Dizi:
Son yıllarda hızla gelişen film ve dizi sektörü, çevirilerinin de önemini arttırmıştır. Kaliteli film ve dizi çevirisi kaynak kültürün hedef kültüre uyarlamasıyla gerçekleşir. Bu da “çeviri zekâsı” gerektiren bir iştir. Dizi çevirilerinde zamanın kısıtlı olması sebebiyle çeviriyi yapacak kişinin en kısa sürede en iyi çeviriyi yapması beklenir. Bu da fazladan dikkat ve hız gerektiren bir iştir.
Sergi Tanıtım Yazısı Çevirisi:
Sanat sergilerindeki broşür ve tanıtım yazılarının çevirisi geniş bir kültür birikim gerektiren bir alandır. Çeviri sanatçının/sergi sahibinin metinlerini anlam kaybına uğratmadan tam ifade etmelidir.
Süreli Yayın Çevirisi:
Belirtilmiş bir bitiş tarihi olmayan, belli periyodlarla yayınlanan dergiler, elektronik dergiler, gazeteler, bültenler sürekli olarak yayımlanan rehberler, yıllık faaliyet raporları vb. yayınları içeren çeviri türüdür. Devamlılığı olan metinler oldukları için bir disiplin oluşturulup çevirilerin de bu disiplin içinde yapılması gereklidir.
Masal, Çocuk Kitapları, Fabl Çevirisi:
Hitap edilen kitle çocuklar olduğu için kullanılan dile ayrıca özen gösterilmesi gereken bir çeviri türüdür. Kaynak dildeki çocuk kitlesinin kültürü Hedef dildeki kitlenin kültüründen farklı olabileceği için çeviride kullanılan sözcüklerin dikkatle seçilmesi gerekir. Daha yalın ve basit cümleler kurulup, çocuklar için uygun olmayan ifadelere yer verilmemelidir.
Fıkra, Sohbet, Eleştiri, Hatıra, Biyografi, Gezi Yazısı Çevirisi:
Genellikle yalın ve açık bir dille yazılan bu tür yazınlar yine aynı şekilde üslup kaybına uğramadan, sade ve anlaşılır bir şekilde çevrilmelidir. Günlük bir dilin hâkim olduğu bu yazınların çevirisi yine aynı şekilde samimi bir dille çevrilmelidir.
Kitap ve Dergi Çevirisi:
Meşakkatli çeviri türlerinden olan Kitap ve Dergi çevirisi titiz ve sabırlı çalışma gerektiren bir alandır. Kaynak dildeki üslup ve anlam hedef metine de değiştirilmeden aktarılmalıdır. Çünkü bu tür yazılı metinlerde yazar, belli bir amaç doğrultusunda kendini ifade etmek için yazar. Bu sebepten çeviri de amaç dışına çıkmadan yapılmalıdır.
Çizgi Roman:
Çizgi roman çevirisi zorlu ve özel yetenek gerektiren bir alan olduğu için, çeviriyi yapacak kişinin çevirisini yaptığı çizgi romanın jargonunun hâkim olabilmesi ve kaynak metnin kültürünü iyi algılayıp bunu çizgi Roman’ın orijinal yapısını bozmadan hedef kültüre çevirebilmesi gerekir. Ve bunları yaparken çizgi romanın görselini değiştirmeden, konuşma balonlarının şeklini bozmayacak şekilde kelime seçimiyle yapmalıdır.
Teolojik Metin Çevirisi:
Hassas bir tür olan teolojik metin çevirisi, bu alanda uzmanlaşmış, dini metinlerle yakından ilgili çevirmenler tarafından çevrilmelidir. Kullanılan kelimeler özenle seçilmeli, yanlış anlaşılmaya fırsat bırakılmamalıdır.